top of page
Ara

Kutsal Kalp Aynası

  • Yazarın fotoğrafı: nlp power
    nlp power
  • 9 May 2023
  • 3 dakikada okunur

Spiritüel bir yaşam koçu ve psikospiritüel terapist olarak, görevimin danışanlarıma içsel aynalarını temizlemelerine yardımcı olmak olduğunu anladım, böylece onlar kendilerini ve deneyimlerini zarif, koşulsuz bir sevgiyle görebilir ve tutabilirler.

Bu ayna berrak olduğunda ve insanların kendilerine karşı lütuf ve koşulsuz sevgiyi deneyimlemesine izin verdiğinde, bu içsel aynaya Tanrı aynası denilebilir. İçinde yargı yönü olmayan koşulsuz bir sevgiyle, insanların kendilerini Tanrı'nın yaptığı gibi görmelerine ve deneyimlemelerine izin verir.

Ne yazık ki, çoğu insanın iç aynaları çok kirli ve çarpıktır, bu da onların tüm kusurlarını, eksikliklerini ve hatalarını görmelerine neden olur. Koşulsuz sevgi yerine, kolayca kendi kendini yargılama ve kınama yaşarlar.

Bu blogda, bu içsel aynanın nasıl kirlendiğini ve çarpık hale geldiğini ama daha da önemlisi, bu içsel aynanın nasıl tekrar bir Tanrı aynası olabileceğini, insanların doğrudan Tanrı'nın koşulsuz sevgisini ve lütfunu ve Tanrı'nın tüm niteliklerini doğrudan deneyimlemelerini sağlamak istiyorum.

Bebek olarak dünyaya geldiğimizde aslında bir aynamız yoktur ya da belki de aynamızın o kadar temiz, berrak ve ince olduğunu söylemek daha doğru olur ki kendimizi yargılamadan, iyi ya da kötü hissetmeden görüp deneyimliyoruz.

Aslında, bebekken, insan benliği henüz gelişmediği için kendimizi yansıtma duygumuz yoktur. Biz sadece kendimizi olduğu gibi deneyimliyoruz ve bu oluş sadece bizi değil, o deneyimin içindeki her şeyi de içeriyor. Biz ve öteki diye bir anlam yoktur, yalnızca tek bir gerçeklik olarak yaşam deneyimi vardır.


Koşulsuz sevginin gerçekte ne olduğunu çözdüğümüzde, koşulsuz ilahi sevginin olduğu gibi Kabul etmek olduğunu ve gerçekliğin olduğu gibi olmasına izin verdiğini anlarsınız.

Bu, bir ebeveyn çocuğuna koşulsuz sevgisini ifade ettiğinde, çocuklarının deneyimini herhangi bir yargılama olmaksızın benimseyebilecekleri anlamına gelir. Bu sevgi nedeniyle, bakıcılar, çocuğun mutlu mu, üzgün mü, korkmuş mu, öfkeli mi, hatta nefret dolu mu olduğunu yargılamadan, çocuklarının tüm deneyimlerini Kabul ederler.

Bir ebeveyn bu İlahi sevgi ile temasa geçtiğinde, çocuğunun tüm deneyimlerinin bir nedeni olduğunu anlar ve bu nedenle hiçbir deneyimin iyi ya da kötü olarak değerlendirilmemesi gerektiğini bilir.

Çocuklar bu şekilde yetiştirilseydi, hayatlarında akan çok sayıda koşulsuz sevgi ve lütfu deneyimlemelerine izin veren daha çok Tanrı aynaları gibi işlev görecek içsel aynalarla büyürlerdi.

Ancak, tüm çocuklar olmasa da çoğu, ebeveynlerini böyle deneyimlemez. Ebeveynlerin çoğu, olumlu deneyimleri iyi olarak görür ve bu olumlu anları yaşadıklarında çocuklarını över. Benzer şekilde, çoğu ebeveyn üzüntü, korku, kaygı, öfke, nefret vb. olumsuz deneyimleri kötü ya da yanlış olarak görür ve bu nedenle çocuklarını bu tür deneyimler için eleştirir, azarlar ve hatta cezalandırır.

Peki, ebeveynlerini bu şekilde deneyimlediklerinde bir çocuğun iç aynasına ne olur? Ebeveynleri aracılığıyla deneyimledikleri kuralların aynısını izleyen bir içsel ayna geliştirirler: Olumlu deneyimler “Ben iyi bir insanım”gibi yargılar yaratır ve olumsuz deneyimler “Ben kötü bir insanım” gibi yargılar yaratır.

Azarlamalar çocuklar tarafından çok acı verici olarak deneyimlendiğinden, bu olumsuz yargılar, anne babalarından duydukları olumlama sözlerinden çok daha fazla duygusal güç taşır.


İnsanlar ergenlik ve gençlik yıllarına girdiklerinde, çok kirli ve çarpık iç aynalara sahip olurlar. Birçok insan, birçok olumsuz kendi kendine konuşma, olumsuz duygular ve olumsuz benlik imajı ile mücadele eder. Bu çarpık iç ayna, dinlerin insanın çökmüş doğası dediği şeyin büyük bir parçası olan ortak insanlık durumudur.

İnsanlar ruhsal yönlendirme veya danışmanlık için geldiklerinde, sağlıksız içsel aynalarla, onları tüm gerçekliğin temelindeki Tanrı'nın koşulsuz lütuf sevgisini ve Ruh'un diğer birçok öğesini deneyimlemelerini engelleyen aynalarla mücadele edeceklerini biliyorum. Herkes inançlar sözkonusu olduğunu inanılmaz çelişkiler yaşıyor. Tanrı (ALLAH) dediğinizde bir kesim dindar varsayılmaktan çekiniyor, inanca ihtiyacı yokmuş gibi kendine inancını ve gücünü kanıtlamaya çalışıyor, kimisi de her şeyi Tanrı’nın ellerine bırakmış kendi gücünü kaybetmiş, neye inanacağını bilmeden geliyor.

Korkular, kaygılar ve en kötüsü de çelişkiler bu kutsal aynaları kirletiyor, puslu bir aynadan ne içini ne dışını net bir şekilde göremiyorlar.

Çocukluğundan itibaren yargılamalar, eleştiriler, olumsuz deneyimler insanın kendisi, hayat, Tanrı ve başkaları hakkında olumsuz inançlar oluşturur. Bu da insanın içi aynalarını karartır.

Kalp aynanızı parlatmak, ilahi aynayı yeniden içinizde yaratmak için bu temizleme tekniklerini öğrenmeye ihtiyaç vardır.



Son Yazılar

Hepsini Gör
BİZİM HİKAYELERİMİZ

Aslında hikayelerimiz aynı. Hepimiz aynı özlemlerle büyüyyoruz, aynı sınırlamalarla engelleniyoruz. Yine de, ne hayal kurmaktan...

 
 
 
KADIN DEDİĞİN

Kadın dediğin ne kadar önemsenmelidir? Ne kadar hayatınıza katılmalıdır? Ne kadar anlamaya değerdir? Ne kadar şımartılmalıdır? Ne kadar...

 
 
 
EMANETİZ BU DÜNYAYA

Emanetiz bu dünyaya; hayat bize emanet, sahip olduğumuz her şey aslında bize kullanım hakkıyla birlikte emanettir. Hiçbir şeyin sahibi...

 
 
 

Comments


kitap.jpg

© 2023 by Success Consulting. Proudly created with Wix.com.

  • Twitter
  • Linkedin
  • Instagram
  • Facebook
bottom of page